İslam Dininde Temizlik
İslam Dininde Temizlik
İslam dininde önemli konulardan biri de temizliktir. Hepimizin bildiği “Temizlik imandandır” diye bir tabir vardır ve bu sözün aslında bizlere vermek istediği mesaj, İslam‘ın temizliğe verdiği önemi vurgulamaktır.
İslam’da temizlik hem maddi hem de manevidir. Yani necasetten ve hadesten taharet olarak ta sıklıkla karşılaştığımız iki tür temizlik vardır. Necasetten taharet yani maddi temizlik görünen kir ve pisliklerden arınmayı, hadesten taharet yani manevi temizlik ise görünmeyen kir v pisliklerden arınmayı ifade eder.
Öyle ki; İslam dini Müslümanlara bazı yükümlülükler vermiştir ve o yükümlülüklerden biri de bu iki tür temizliktir.
Temizlik hususundaki birinci yükümlülük, insanın kendisini, bedenini, elbiselerini ve yaşadığı yeri temiz tutması yani maddi temizliğe riayet etmesidir. Bu temizlik, hem ibadetlerimizin ilk gereğidir hem de sağlığımız açısından oldukça önemlidir. Malumumuzdur ki günümüzde bir çok hastalığın temelinde de yetersiz hijyen yatmaktadır ve bu durum insanda geçici veya kalıcı bir takım hastalıklara sebep olmaktadır.
Temizlik hususundaki ikinci yükümlülük ise günahlardan ve haramlardan kendisini uzak tutması yani manevi temizliğe dikkat etmesidir. Manevi temizlik ise ebedi hayatımızın tabiri caizse biletidir.
Temizliğin İslam dini açısından ne kadar önemli olduğunu şuradan da anlayabiliyoruz: Efendimize gelen ilk emir ve ilk ayet ‘’Oku’’ idi. İndirilen ikinci ayet ise ‘’temizlik’’ ile ilgiliydi. O ayet ise;
(Müddessir Suresi / 1-5)
Ey örtünüp bürünen (Peygamberim!) Kalk ve insanları uyar, Rabbini yücelt, elbiseni temizle (nefsini arındır), şirkten (pisliklerden ve günahtan) uzak dur.
ayetidir.
Efendimiz bizzat kendisi de şöyle buyurmuştur:
Müslim; Teharet-1; Tirmizî; Deavât 5-536; Ahmed, 5-342
Temizlik imanın yarısıdır.
Tirmizî, 41. IV, 112
Allah temizdir, temizliğisever.
Başka bir ayette ise Yüce Allah’ın (C.C.) temizliğe ne kadar önem verdiği şu şekilde yer bulmuştur:
(Bakara Suresi / 222)
Şüphesiz ki Allah çok tövbe edenleri ve çok temizlenenleri sever.
Bu ayetler ve hadislerden de anlayacağımız üzere hem maddi hem de manevi temizlik Allah katında ve Efendimiz nazarında hayli önemlidir. Haliyle de İslam dinindeki en dikkat edilmesi gereken konulardan biri de temizlik konusu olmuştur.
Yüce Allah’a kul olabilmenin, O’nun huzuruna çıkabilmenin ve sevgisini kazanabilmenin ilk şartı da temizliktir. Zira Miraç hadisesinde bizlere hediye edilen ve dinin direği benzetmesi yapılan namazın en temel şartları arasında da temizlik bulunmaktadır. Bu husus şu ayet ile de belirtilmiştir:
(Maide Suresi / 6)
Ey iman edenler! Namaz kılmaya kalktığınız zaman, yüzlerinizi, dirseklerinize kadar ellerinizi, topuklarınıza kadar ayaklarınızı yıkayın, başınızı meşhedin. Cünüp olduğunuz zaman boy abdesti alın.
İslam dininin, günde 5 vakit namaz kılmayı ve namazdan önce de abdest alarak günde 5 kez temizlenmeyi gerekli kıldığından da dinimizde temizliğin ne denli önemli olduğunu anlayabiliyoruz.
Kur’an ahlakı ile yaşayan ve her yönüyle bizlere örnek olan Peygamber Efendimiz, temizlik konusunda da ümmetine en güzel örneği teşkil ediyor. Birçok kaynakta O’nun ibadethaneye, misafirliğe gideceği zaman, toplum karşına çıkacağı zaman güzel kokular sürünüp güzel elbiseler giydiğine, hatta başkalarına rahatsızlık vermemek adına sarımsak soğan gibi yiyecekleri yemekten bile kaçındığına dair bilgiler görüyoruz.
Dinimizde temizliğin bu denli üstte tutulduğu gayet açıkken, biz Müslümanların da tıpkı rehberimiz ve Efendimiz gibi, hem maddi hem de manevi temizliğe riayet etmesi gerekiyor. Yaşadığımız evlerimizi, sokaklarımızı ve hep beraber kullanmakta olduğumuz alanları bu cihetle de ülkemizi temiz tutmaya dikkat etmemiz gerekiyor.
Bütün bunlarla beraber, ebedi hayatımızı kurtaracak olan manevi temizliğimizi de olması gerektiği yerde tutup, günahlardan, kötülüklerden ve şerlerden uzak durmamız icap ediyor.
Öyle ki günah olmayan konularda dahi özen göstermemiz gerekiyor ki; kötü bir düşünce veya tahayyülün kalbimizi lekelediğini hepimiz biliyoruz. O seferlik günah işlemiş olmuyoruz belki ama sürekli bu tür kötü düşünce ve hayallerle, fesat ve çekememezlik duygusu ile iştigal ettiğimiz zaman kalbimizdeki lekeler artıyor ve nihayetinde kalbimiz kararıp temizi kirliyi ayırt edemeyecek duruma geliyor.
Özetle; hem maddi hem de manevi temizliğimize dikkat etmemiz gerektiği kadar, kalbi temizliğimize de azami özen göstermemiz icap ediyor. Giysilerimizin, bedenimizin ve ahlakımızın nuru pak olması Müslüman olmanın en ayırt edici özelliklerinden diyoruz ve konumuzu burada noktalıyoruz.